Bianca Andreescu: 2019 Indian Wells Tek Kadınlar Şampiyonu

Tenisin en sevilen turnuvalarından biri olan Indian Wells'de dün gece tek kadınlar finali 18 yaşındaki Bianca Andreescu ile 31 yaşındaki Angelique Kerber arasında oynandı.

Turnuvaya davetle (wildcard) katılan genç Kanadalı dünya sıralamasında turnuvaya başlarken 60. sıradaydı ve finale gelinceye kadar inanılmaz bir performans gösterdi. Irina Kamelya Begu, Dominika Cibulkova, Qianq Wang, Garbine Muguruza ve Elina Svitolina'yı geçerek geldiği bu final yolunda tenis severler arasında çoktan favori olmuştu bile. 18 yaşındaki bu genç raket yaşının üstünde bir oyun zekasına sahip olduğunu oynadığı her maçta biraz daha gösteriyordu. Vuruş çeşitliliğinin çok olması bir yana, hangi topa, ne zaman, hangi vuruşla karşılık vereceğini bilmek ve bunu ustaca uygulamak kolay kazanılan bir yetenek değil. Ama bu Andreescu'nun oyununun en önemli özelliklerinden biri, tenisi olgun, oyunu anlıyor ve akışta kalarak doğru vuruş tercihlerini, doğru kombinasyonla yapabiliyor!

Karşısındaki rakibi 31 yaşındaki tecrübeli Alman oyuncu Angie Kerber olunca maçın savaşmadan geçmeyeceği aşikardı. Son Wimbledon şampiyonu 8 nolu seri başı Kerber tenisteki en inatçı, en dirençli ve en soğukkanlı oyunculardan biri. Final yolunda pekçok zor savaştan çıktı. Bunlar arasında Aryna Sabalenka, Venus Williams ve Belinda Bencic gibi formda isimler vardı. Kerber sizi her zaman bir fazla vuruşa zorlayan, çelik gibi sinirleriyle kırmanın yada geri dönmenin zor olduğu bir oyuncu.  

Bianca Andreescu (Photo:Jared Wickerham/BNP Paribas Open)

İlk sete çok iyi başlayan Andreescu ilk oyunlarda Kerber'i kırdı. Kerber'in özellikle 2.servisleri oldukça problemliydi ve sette başka kırılma olmayınca ilk set 6-4 ile Andreescu'ya gitti. 2. sette Kerber forehand kanadında daha atak oynadı, özellikle Andreescu'nun attığı dropshotlara çok daha iyi karşılık verdi ve sonucu 6-3 ile aldı. 

Final seti tenis açısından çok keyifli geçti, ralliler uzadı. Her iki oyuncu da limitlerini sonuna kadar zorluyorlardı. Maçın bence kaderi Andreescu'nun sağlık molası aldığı (omuzundan sıkıntısı vardı) esnada koçu Svlyain Bruneau ile yaptığı konuşmayla değişti. Bacaklarında kramplar yaşadığı ve bacaklarım yanıyor dediği, direncinin düşmek üzere olduğu bu esnada koçuyla yaptığı konuşma onu resmen hayata geri döndürdü ve Kerber'in servisinde yakaladığı 4.maç puanını değerlendirip 6-4,3-6,6-3'lük skorla kariyerinin ilk kupasını kazandı.

Bianca Andreescu kazandığı bu şampiyonlukla Wildcard ile turnuvaya katılıp kazanan ilk oyuncu oldu. Bunun yanısıra 1999 yılında Serena Williams'ın Steffi Graf'ı yenmesinden sonra kupayı kazanan en genç tenisçi oldu. 

Kupa konuşmasında 10 yıldır içinde bulundğum ve benim için büyük bir ayrıcalık olan TenisKanada'ya teşekkür ediyorum dedi. Kanada son yıllarda özellikle teniste müthiş bir atılım yapıyor. Denis Shapovalov, Felix Auger- Aliassime gibi genç oyuncuların içinde Bianca Andreescu çok hızlı bir ivme kazandı ve bu ekibe büyük bir şampiyonluk armağan etmiş oldu. Sezona 60.sırada başlayan Andreescu bu şampiyonlukla 24.sıraya yükselmiş oldu.

Önceki basın toplantılarında meditasyon ve günde yaklaşık 15 dakika kadar görselleştirme (visualization) yaptığını ve bununla 13 yaşında tanıştığını da söyledi. "Eğer kendinize gerçekten inanırsanız, imkansız diye birşey yoktur "diyen bu genç oyuncu çok önemli kilitleri zihninde çözmeye çoktan başlamış gözüküyor.

Geçen sene Naomi Osaka ilk kupasını burada kazanmış ve sezonda müthiş bir başarı yakalayarak Dünya 1 numarası olmuştu. Bakalım Bianca Andreescu'nun yolu nasıl olacak! Bu kadar genç, korkusuz, yetenekli ve zeki oyuncular tenise müthiş heyecanlar ve ilhamlar katıyorlar. Ben seyrederken çok duygulandım ve mutlu oldum. Yeni jenerasyonu seviyorum!