US Open'da yağmur molası, çeyrek final öncesi 4. tur maçı: Wozniacki- Kuznetsova

US Open'da dün yağmur sebebiyle ne gündüz ne de akşam maçlar oynanmadı. Hal böyle olunca programda da bir sıkışıklık söz konusu. Bugün eğer ki hava muhalefeti olmazsa ilk maçlar bizim saatimizle akşam 6'da başlayacak.

Ben de bu arada oyuncuların maç sonrası basın toplantılarını izledim. Novak Djokovic'i bir sporcu olarak çok seviyorum ve saygı duyuyorum. Basın toplantısını izledikten sonra da çok akıllı, olgun ve de sevilesi olduğuna bir kere daha karar verdim:) Sırayla arşivden maç sonu basın toplantılarını izliyordum. Aslında Wozniacki- Kuznetsova maçını izlemiştim ama yazmamıştım. Çok yetenekli ve özel bulmuyorum Wozniacki'yi sanırım o yüzden canım o maçı yazmak istememişti. Ama Wozniacki'nin basın toplantısını seyredince hem sorulara verdiği cevapları, hem bakış açısını çok beğendim. Bir de geçen maç sonrası Rafael Nadal'ın basın toplantısında geçirdiği küçük sakatlığı taklit edince, Wozniacki'deki bu mizahi taraf da hoşuma gitti ve kendisine daha sempatiyle yaklaşmama sebep oldu. İlk adımı da seyrettiğim maçı sizlerle paylaşarak atıyorum:) 

Svetlana Kuznetsova (Rus) son dönemin etkili ve iyi oyuncularından, şakası olmayan bir oyuncu. İki Grand Slam sahibi ve şu an Dünya 17 numarası. Caroline Wozniacki (Den) ise Grand Slam kazanmadan 1 numarada yer alan ve bundan dolayı da baskı altında olan bir sporcu. İkisinin de ortak özelliği isabetli vuruşlar, fizik gücü ve belli bir seviyenin üstünde tenis oynamaları. Wozniacki, az basit hatayla oynayan, dirençli, pozitif yaklaşımı kaybetmeyen, mücadeleyi bırakmayan ve çok çok istikrarlı bir oyuncu. Bu istikrarı zaten ona Dünya 1 numarasını getiren özelliği bence. Ayrıca oyun tarzını, vuruş çeşitliliğini ve mevcut vuruşlarını özellikle forehandlerini geliştirmeye yönelik çalışan bir oyuncu.

Bu maçta iki oyuncunun da kalite ve tarz olarak da birbirine yakın olması dolayısıyla ilk sette sonuç tiebreakle belirlendi. İlk seti Kuznetsova, Wozniacki'yi tiebreakde geçerek 7-6 aldı. Bunun verdiği motivasyonla da ikinci sete iyi başladı ve Wozniacki'nin servisini kırıp 4-1 öne geçti. Bence maçın kader oyunu Kuznetsova'nın servis kullandığı ve skorun 4-2 olduğu oyundu. Wozniacki büyük bir direnç gösterdi, müthiş bir savunma yaptı ve sürekli Kuznetsova'nın backhandine atarak onu hataya zorladı. Bu oyunda servis kırmayı başardı ve hem moral motivasyon hem de skor anlamında maça dahil oldu. İşte bence maçın yönünü değiştiren de Kuznetsova'nın servisinin kırıldığı bu oyun oldu. Bu servis kırmayla ritmini bulan ve motive olan Wozniacki ikinci seti 7-5 aldı. Bu hızla Wozniacki, üçüncü sete servis kırarak başladı. Kuznetsova'dada doğal olarak bir düşüş yaşandı, hem moralman hem de fiziken. Final setinde Wozniacki böye bir ritm bulunca da buna asıldı ve maçı 6-7, 7-5, 6-1'lik setlerle almayı bildi. Kuznetsova maçı ikinci sette çok rahat koparıp kazanabilecekken çok detay ama önemli yerlerde yaptığı hatalarla maçı kaybetti. Wozniacki'nin maçı neredeyse kaybederken bu şekilde inançla mücadele edip maçı çevirmesini takdire şayan buluyorum. İkinci sette çok baskı altında olabilecekken çeyrek finale çıkma yolunda kendini iyi motive etti ve maçı çevirmeyi bildi. İşte bu özellikler çok önemli, çünkü iyi oyuncu da birbirine çok yakın ama biri elindeki maçı verirken , öbürü çok zor bir yerden maçı çeviriyor. Bunu genele yayınca da Wozniacki'nin 1 numara olmasına şaşırmamam gerekiyor:) 

Bu akşam umuyorum bir yağış olmayacak ve maçlar başlayacak. Ben de izledikçe buradan paylaşacağım, görüşmek üzere..