US Open'da süper final: Djokovic vs Nadal

US Open'da dün gece tek erkekler final maçı yapıldı. Finalde iki önemli rakip dünya 1 numarası Sırp Novak Djokovic ile dünya 2 numarası İspanyol Rafael Nadal karşılaştılar.

Rafael Nadal, 25 yaşında ve 11 Grand Slam kazanmış, Roger Federer'i tahtından indirmiş, yenilmez bir oyuncuydu ta ki bu yıla kadar. Bu sezon Novak Djokovic yıllardır yapmış olduğu çalışmaların karşılığını aldı ve Nadal'ı 1 numaradan indirmeyi başardı. Djokovic, bu sezon yaptığı 62 maçta 60 galibiyet aldı. Astım, alerji gibi pekçok sağlık sorunu olmasına rağmen bunlarla başetmeyi öğrendi ve fizik kondüsyonunu çok üst düzeylere taşımayı bildi. 

Novak Djokovic bu yıl neredeyse yenilmezdi. Roland Garros'da yenildiği Roger Federer'i bu turnuvada yarı finalde geçmeyi başardı. Öyle bir noktaya geldi ki, herkesi herşekilde yenebileceğine inanıyor. Buna gerçekten inandığı için de maçları kazanıyor. Bu turnuvada Federer ile yaptığı maçta ilk iki seti kaybetmesi de bence tamamen psikolojik olarak Roland Garros'taki mağlubiyetiyle ilgiliydi. Ama bence o maçta da özgüvenini eyleme geçirmeyi başardı, Federer'in de oyununun gerilemesiyle birlikte maçı almayı bildi. Herkesi yenebilen, fizik gücü yüksek ve en önemlisi mental olarak kazanacağına inanan bir Djokovic var. Diğer taraftan, Rafael Nadal rakibinin çok yükseklere taşıdığı bu çıtayla birlikte kendisine duyduğu koşulsuz kazanma inancından uzaklaşmaya başladı. Bu yıl 69 maç yapıp, 10 tanesini kaybetti. Djokovic ile yaptığı 5 finalde de mağlup oldu. Bu maç öncesi de verdiği röportajda Djokovic'i yenebileceğinden bazen çok da emin olamadığını söyledi.

Maça gelirsek, daha ilk oyunla hatta ilk puanla beraber bu maçın çok yüksek kalitede geçeceğini anladım. Tenis yıllar içinde oyuncularla birlikte gelişiyor, ve bu maçta tenisin geldiği noktayı görmek bir izleyici olarak bana büyük bir keyif verdi. Daha ilk topta yani oyuncular daha maça ısınıyor, maça girecekler gibi bir bekleme olmaksızın ilk vuruşla beraber uzun ralliler yaşanmaya başladı.  Rafael Nadal, düz attığı servisleri bu maçta spinli servislerle değiştirdi. İlk sette Djokovic, Rafa'nın forehandine çok derin toplar göndererek onu hataya sürükledi. Djokovic çok güvenli oynadı, rakibinin forehand-backhandine kısa toplar, backhand paralele attığı toplarla çok puan kazandı. Maçtaki her puan için müthiş bir çekişme yaşandı diyebilirim. Servisi ister Novak ister Rafa atsın her bir puan için sanki maç puanı oynanıyor gibi bir mücadele yapıldı. Çok üst düzey bir tenis oynandı, müthiş bir keyif  aldım bir izleyici olarak. Nasıl ki Sampras- Agassi mücadelesi teniste unutulmaz maçlar arasında yer alır, bu maç da kalitesiyle tarihte anılacak bir yere sahip oldu bence. İlk set bu amansız mücadeleyle geçti, hatta Rafa servis kırarak başladı, 2-0 öne geçti ama Novak o kadar güvenli oynadı, o kadar derin toplar attı ki arka arkaya 6 oyun alarak ilk seti 6-2 kazandı.

İkinci sette Nadal bu oyunuyla Djokovic'i alt edemeyeceğini anlayınca oyun tarzını değiştirmeye başladı. Sürekli ortaya toplar attı, bu da Djokovic'in köşelere derin toplar atmasını bir ölçüde engelledi ama Djokovic aynı zamanda süper bir returncü olduğundan iyi servisi ve bu retunleriyle bunun da üstesinden geldi. İkinci set yine aynı şekilde Nadal'ın servis kırmasıyla başladı, Nadal 2-0 öndeyken 15 dakikadan uzun süren bir oyun sonucunda Djokovic servis kırdı ve hakikaten her puan için yapılan süper bir mücadele sonrasında da sonuç değişmedi ve ikinci set 6-4 Djokovic'in oldu.

Bu sonuç iki oyuncu için de çok önemli oldu çünkü Djokovic rahatladı ve Nadal'ın üzerinde de bu çok büyük bir stres yarattı. Ama Nadal kendini motive etmeyi başardı ve 3. sette 7-8 dakikayı bulan oyunlar oynandı. Sonucu tiebreak belirledi ve Nadal 3. seti almayı başardı. Set sonucu 6-7.

3.sette Djokovic'in servisleri çok düştü hatta omuzunda bir sakatlık mı var diye düşünürken set arasında bir sağlık molası aldı bununla ilgili olarak. 4. set yine aynı çekişmeye sahne olduysa da 4 saati aşan bu mücadelede fizik gücü, inancı, motivasyonu ve müthiş tekniğiyle seti 6-1 ve maçı da 6-2, 6-4, 6-7 ve 6-1 'lik setlerle Novak Djokovic aldı. Böylece Novak Djokovic bu seneki 6. finalinde de Nadal'ı yenmeyi başardı. Nadal maç içinde Djokovic'i durdurmak için çözüm yolları aradıysa da bunu bir noktaya kadar yapabildi. Djokovic bu galibiyetiyle tarihte aynı sene 3 Grand Slam kazanan 6. erkek oyuncu oldu. Kendine olan inancını pekiştirdi, oyununu ve kendisini çok geliştirdi. Rafael Nadal için ise bu maç kendi özgüvenini ve oyununu geliştirmesi için bir bakış açısı sağlar diye düşünüyorum. Çünkü her iki tenisçi de çok genç ve kendilerini her zaman geliştirmek için çalışıyorlar. 

Uzun zamandır seyrettiğim en iyi maçtı dün geceki karşılaşma. Gerçekten bir seyirci olarak çok keyif aldığım harika bir maçtı, bu maçla beraber büyük bir turnuvanın da sonu gelmiş oldu. 

Ama turnuvalar bitmiyor, tenis sezonu neredeyse 11 ay sürüyor ve oyuncularda deyim yerindeyse hal kalmıyor. Televizyonlarda turnuvalar yayınlandıkça ben de buradan maçları paylaşmaya devam edeceğim. Türkiye'de Wta'in önemli bir turnuvası 25-30 Ekim arasında gerçekleştirilecek. Bu turnuvada dünya sıralamasında ilk 8'e giren kadın teniçiler yer alacak. Şu an Wta'dan gelen açıklamalarla dünya 1 numarası Caroline Wozniacki ile Rus Maria Sharapova'nın geleceği kesinleşmiş oldu. Dünya sıralamasında en yüksek puanı alan diğer 6 kadın tenisçide eğer bir sakatlık yada sağlık sorunu olmazsa bu turnuvaya gelecek. Ben de bu turnuvada izleyeceğim maçları buradan sizlerle paylaşacağım. Türkiye'de tenisin gelişmesi, seyredilmesi, sevilmesi açısından çok önemli bir organizasyon olacak. Bilet fiyatları da oldukça makul, en azından her günü olmasa bile haftasonunda bir gün gidilmesi ve bence kaçırılmaması gereken bir turnuva bence. Ayrıca bu ay erkeklerde Marsel İlhan'ın 6 numaralı seribaşı olarak oynayacağı bir turnuva daha var İstanbul'da. Bunu da buradan paylaşmak isterim. Sporda ilgi izledikçe, takip ettikçe oluşuyor ,herkese tenis dolu,spor dolu günler diliyorum..


Yorumlar

  1. Adsız13.9.11

    Aslında tam koca bir paket cips çerez fıstıkkk ve birayla seyredilecek maçtı da Uykum ve maçın ilk setinin sertliği devamını izlememe engel oldu saat itibariyle yenik düştüm :D
    Bu adamlar tenis öğrenmem için çaba sarfediiyolar
    umarım 1-2 yıla bi kursa gideriz de dünya ne federer ne cokoviç ne nadal kaçırdığını görür
    asıl yetenek burda ve harcandı ahh ah :D

    YanıtlaSil
  2. ne güzel analizler yapmışsın ,tebrik ederim

    YanıtlaSil
  3. Adsız21.9.11

    yeni yazılar bekliyoruzzzzz

    YanıtlaSil
  4. bu hafta içinde yeni yazı yazacağım:)

    YanıtlaSil

Yorum Gönder

Popüler Yayınlar