Amerika Açık'ta büyük sürpriz: Samantha Stosur

Amerika Açık'ta kadınlar final maçı dün gece yapıldı. Dünyanın en iyi kadın oyuncularından Amerikalı Serena Williams ile turnuvanın 9 numaralı seribaşı Avustralyalı Samantha Stosur finalde karşılaştılar.

Turnuvanın başından beri çoğu kişinin favorisi olan Serena Williams, turnuva boyunca süper bir performans gösterdi. Rakiplerini daha ilk oyunlarda baskı altına alıp maçları rahatlıkla kazanmayı bildi. Hatta performansı o kadar göz doldurucuydu ki ona resmi olmayan dünya 1 numarası bile deniyordu. Son bir iki yılda sakatlıklar ve hastalıklarıyla mücadele etti, dünya sıralamasında 28. sıraya kadar geriledi ama bu onun bir şampiyon olduğu gerçeğini zerrece değiştiremedi. Zaten yarı final maçında da dünya 1 numarası Caroline Wozniacki'yi rahat geçti. Bence turnuva boyunca en iyi oynayan kadın oyuncuydu. Benim de bu maçtaki favorim 13 Grand Slam şampiyonluğu bulunan Serena Williams'tı. 

Turnuvadaki maç programından dolayı Samantha Stosur'un bu turnuvadaki maçlarını seyretme şansım olmadı. 2010 yılı Roland Garros finalinde Francesca Schiavone ile oynayıp, kaybetmişti. İyi bir oyuncu olduğu su götürmezdi ancak bu turnuvada fırtına gibi oynayan bir Serena Willams varken ben de kendisine pek şans vermemiştim.

Ancak sporu da cazip kılan bu sürprizler:) Maça gelirsek; daha ilk serviste Serena oldukça tutuk ve yavaştı. Final maçının 11 Eylül'de oynanıyor olması, finalde bir Amerikalının oynuyor olması, herkesin favorisinin o olması baskısı Serena'ya fazla gelmiş olmalı ki, ben bu baskıyı atıp kendine gelir nasılsa diye düşündüysem de Serena maalesef maç boyunca çok yavaş, çok tutuk ve donuk oynadı. Servisleri fırtına gibiydi, bu maçta maalesef aynı servis oyununu oynayamadı, basit hataları çok fazlaydı, gergindi ve açılamadı. Samantha Stosur'u takdir etmek lazım, çünkü stadın tamamı Serena'nın arkasındayken kendini hiç bırakmadı, birinci oyundan itibaren oyuna asıldı ve rakibinin servislerini kırarak, iyi de oynayarak, iyi servis atıp, çok iyi returnlerle maçı almayı bildi. İkinci sette, Serena servis kullanırken maç puanı şansı Sam Stosur'daydı ve Sam iyi returnle servis kırdı ve maçı 6-2, 6-3'lük setlerle kazandı. İyi bir oyuncu olduğu aşikar ama Serena bence kendinde değildi ama sporun güzelliği bu. Her zaman maç için daha iyi olan, daha iyi konsantre olan kazanıyor. 

Bu gece bizim saatimizle 23:00'de erkekler finalinde Djokovic- Nadal karşılacaklar. Birbirlerine çok denk, çok formda, çok kaliteli iki tenisçi karşı karşıya gelecek. Ben her ikisini de sevmekle birlikte bu finali Djokovic'in alacağını düşünüyorum. Heyecanla bu maçı bekliyorum, herkese iyi akşamlar..




Yorumlar

  1. Adsız13.9.11

    Hep dedim Bu bayanlar çok gidişli gelişli
    bir öyle bir böyle. Birsürü ciddi favori varken kazanana bakın ... Kimsenin aklına gelmemiştir. Ben tanımıyorum bile :)
    Türkiyeye gelecekler mi bakalım
    Gelirlerse bi imza isteriz :D

    YanıtlaSil

Yorum Gönder

Popüler Yayınlar