MIAMI AÇIK ŞAMPIYONLARI : ASHLEIGH BARTY ve HUBERT HURKACZ!
Herkese merhabalar,
Tenisin önemli turnuvalarından biri olan Miami Masters’da geçtiğimiz hafta sonu şampiyonlar belli oldu. Miami Açık bir Wta 1000 & Atp Masters 1000 turnuvası, dolayısıyla oyuncular açısından kupayı kazanmak oldukça prestijli ve önemli. Bu haftaki bülteni turnuvada teklerde şampiyon olan iki oyuncuya; Ashleigh Barty ve Hubert Hurkacz’a ayırıyorum.
Görsel Kaynağı: Miami Open |
Ashleigh Barty – Bianca Andreescu final maçı
Kadınlarda dünya 1 numarası
Ashleigh Barty 2020’de pandemi nedeniyle ara verilen tura, turnuvalar
başladıktan sonra dönmeyip ülkesi Avustralya’dan çıkmamayı tercih etti. Wta’de
puanlar dondurulduğu için geçen sene katılmadığı turnuvalardan puan kaybı
yaşamadı ve hiç turnuva oynamadan zirvedeki yerini korudu.
Bu yıl Avustralya Açık öncesi
Yarra Valley Classic’te neredeyse bir seneden sonra ilk kez turnuva oynayıp,
finalde Garbiñe Muguruza’yı yenerek 2021’deki ilk kupasını kazandı.
Miami Açık, Ash Barty’nin
Avustralya dışına çıkarak katıldığı ilk turnuva. Dolayısıyla Barty’nin burada nasıl
bir performans göstereceği önemli bir konuydu.
Miami’ye geldiğinde dondurulmuş
puanlar sayesinde 1 numarada kaldığı eleştirilerini “Herkesin istediğini
düşünme hakkı var ve bunu kontrol edemem ama koçum ve takımımla yaptığımız şeye
bakınca sıralamanın tepesinde olmayı hak ettiğimizi düşünüyorum. Kimseye bir
şey kanıtlamak zorunda hissetmiyorum. Ekibimle arka planda yaptığımız tüm
çalışmaları biliyorum.” diyerek cevapladı.
1.66 cm’lik boyuna rağmen
servisleri oldukça etkili olan Ash Barty, pek çok vuruşu ustalıkla yapabilen,
etkili açılar bulabilen, kort geometrisinden anlayan, sağlam backhand ve forehandleri
olan, slice ve drop shotları çok iyi kullanan, sorun çözme becerisi, oyun zekâsı,
mental dayanıklılığı ve kort içi pozitif tavırlarıyla komple bir oyuncu.
Blogumda 24 yaşındaki Ash Barty’nin çocukluğundan başlayarak
dünya 1 numarasına çıkma hikayesini, Aborjin köklerinin onun için ne kadar
önemli olduğunu, tenise verdiği arayı, geri dönüş hikayesini ve oyununa dair
özellikleri detaylı bir yazıyla aktarmıştım dolayısıyla bu yazıda Ashleigh
Barty’yi tekrar aynı şekilde detaylı anlatmayacağım. Ancak Barty tenis için çok
özel, önemli bir oyuncu ve yakından tanınmayı hak eden bir sporcu olduğundan okumak
isterseniz onu daha kapsamlı anlattığım yazımın linkini Paylaşıyorum
Ash Barty Miami Açık’ta finale
çıkana kadar önemli rakipleri geride bıraktı. İlk turu bye geçen (maç
oynamadan) Barty, ikinci turda rakibi Kristina Kucova karşısında maç puanı
kurtardı ve üç sette bu maçı kazanarak turnuvaya devam etti. Ash Barty final
yolunda Ostapenko, Azarenka, Sabalenka ve Elina Svitolina’yı gibi önemli ve
formda isimleri geçti ve finalde karşısında kendi gibi oynayan çok yetenekli ancak
sakatlık dolayısıyla 2020’de hiç maç yapmamış Bianca Andreescu ile karşılaştı.
Burada ufak bir parantez açıp kısaca Bianca’dan bahsetmek istiyorum.
20 yaşındaki Kanadalı Bianca Andreescu oyun stili olarak
Martina Hingis’e benzetilse de vuruşları ondan çok daha güçlü diyebiliriz.
Cesur, güvenli, kendine inanan ve hep daha fazlasını ulaşmayı hedefleyen, tenis
zekâsı yüksek, mental dayanıklılığı olan, güçlü forehand ve backhandleriyle,
vuruş çeşitliliğiyle kaliteli bir oyuncu.
Tenis izleyicisi onu 2019 yılında
19 yaşındayken Serena Williams karşısında aldığı Amerika Açık şampiyonluğuyla
tanıdı. Bianca (lakabı Bibi) bu zaferle Kanada’nın ilk ve tek Grand Slam tekler
şampiyonu olmakla kalmadı, 2000’lerde doğup Grand Slam kazanan ilk tenis
oyuncusu da oldu. Bianca’nın başarısında; yeteneği, hırsı, sıkı çalışması ve
ailesinin büyük desteğinin yanı sıra Kanada’nın göçmen politikalarının ve Tenis
Kanada’nın da oldukça önemli bir payı bulunuyor. 2000 doğumlu Bibi, Kanada’ya
göç etmiş Rumen bir ailenin tek çocuğu. Bibi annesinin onu 12-13 yaşından
itibaren görselleştirme ve meditasyonla tanıştırdığını, günlük rutininde nefes
çalışmaları, meditasyon, olumlamalar ve görselleştirme yaptığını anlatıyor. Mental
olarak pek çok oyuncudan daha güçlü olmasının sırları bu alışkanlıklarında
yatıyor.
Ancak Bianca Andreescu’nun bu
genç yaşına rağmen en büyük sorunu sakatlıkları. Omuz, diz, sırt, bilek, ayak
sakatlıkları onu uzun süreler korttan uzak tuttu. Yukarıda bahsettiğim gibi
2020 sezonunun tamamında sakatlık yüzünden oynamadı. Bu yıl ise sadece Avustralya
Açık ve yine Melbourne’de oynanan Philip Island Trophy’e katıldı.
Bianca Andreescu’nun Miami’deki
kurası oldukça zorluydu. Sakatlıktan çıkmış bir atlet olarak bedenini oldukça
yoran, fiziğe dayalı bir oyun ve genelde üç setlik maçlar oynayarak finale
geldi. Bianca’nın en kritik anlarda büyük puanları hatasız oynaması, oyununu
karıştırması, kort geometrisini iyi bilmesi bu zor maçları kazanmasında etkili
oldu. Miami Açık’ta sırayla Martincova, Anisimova, Muguruza, Sorribes Tormo ve
Maria Sakkari gibi oldukça formda ve zorlu rakiplerle maçlar yapan Bibi, ilk
maçı hariç tüm maçlarını üç setten oynadı ve toplamda 12 saatten fazla kortta
kaldı.
Andreescu final maçında Ash Barty
karşısında biraz tutuk ve yorgun başladı diyebilirim. Ash Barty maç içinde çok
panikleyen bir oyuncu değildir, sorunlara çözüm bulur. İki rakibin oyun
stilleri birbirine benziyor, her tür vuruşu yapabiliyorlar, dolayısıyla
birbirlerinin vuruşlarına da çözüm bulabilirler. Ancak Bianca Andreescu
enerjisini bundan önceki turlarda oldukça harcamış görünüyordu. Ayrıca Ash
Barty rüzgarla oynamayı daha iyi becerdi, vuruşlarında “ince ayarı” çok daha
iyi yapabildi ve ilk seti 6-4 ile aldı.
İkinci setin başında Bianca
Andreescu bir topa vururken ayağını ters bastı ve bileğini burktu. Sonraki
birkaç oyun hızlıca Ash Barty’nin oldu. Bibi, sağlık molası alıp ayağını
sardırsa da maalesef maça devam edemedi ve durum 4-0 iken maçı gözyaşları
içinde bıraktı. Böylece Ashleigh Barty kendisinin de çok tercih etmeyeceği bir
şekilde olsa da 6-4, 4-0 ile Miami Açık’ta üst üste ikinci şampiyonluğunu
kazandı.
Ash Barty’nin bu turnuvanın son
şampiyonu olarak unvanını koruması önemli çünkü bunu tarihte yapan kadın
oyuncular Graf, Seles, Sanchez Vicario ve Williams kardeşler. Dolayısıyla böyle
bir grubun içinde olmak önemli bir başarı. Barty’e bu konu soruldu: “Bu gruba
ait olmamam gerektiğini hissediyorum. Bu büyük şampiyonlarla aynı cümlede
anılmak benim için büyük bir onur. Ama bu isimlerle anılmam için daha çok yolum
olduğunu hissediyorum” dedi.
Görsel Kaynağı: James Gilbert/ Miami Open |
Ben kupa konuşmalarını çok
seviyorum. Oyuncuların birbirlerine gösterdiği saygı ve desteği izlemek büyük
mutluluk ve benim için tenisi özel yapan anlardan biri bu seremoni konuşmaları.
Bianca Andreescu rakibini tebrik
ettikten sonra “Benim için sakatlıklardan sonra ayağa kalkmak kolay olmadı ama
kendime inanmaya devam ettim ve asla pes etmedim. Şu anda benim gibi zor bir
dönemden geçen herkese söylemek isterim ki, başınızı dik tutun ve kendinize
inanmaya devam edin.” diyerek “Hayatta başımıza gelen olayları kontrol
edemeyebiliriz ancak bu olaylara karşı tepkimizi kontrol edebiliriz” bakış
açısının canlı bir örneğini izleyicilerle paylaşmış oldu.
Miami Açık turnuva direktörü ve
eski bir tenis oyuncusu olan James Blake, Ash Barty’i kürsüye “Ash’i
tanımayanlar için o şimdiye kadarki en mütevazı, en kibar, ayakları en yere
basan dünya 1 numarası, bizim şampiyonumuz olduğun için sana teşekkür ediyorum”
diyerek çağırdı, bu bile başlı başına genç bir oyuncu için büyük bir onur.
Ash Barty konuşmasında “Asla bir
maçı bu şekilde bitirmeyi istemezsiniz. Bianca‘nın sakatlığı için üzgünüm ve
umarım hızla iyileşir. Bianca’nın çok genç yaştan itibaren sakatlıkları oldu ve
bunlar onu önemli anlarda geride tuttu. Umarım Bianca hızla iyileşir ve sezona
kaldığı yerden devam eder. Bu maç bizim aramızdaki pek çok karşılaşmanın ilki
olur.” diyerek teklerdeki 10. kupasını aldı.
Hafta başı Bianca Andreescu cephesinden
iyi haberler geldi, ayağındaki burkulmanın ciddi olmadığını, dinlenip
antrenmanlara devam edeceğini ve toprak kort turnuvalarına hazırlanacağını
sosyal medya hesabından duyurdu.
Ash Barty ise bu hafta
Charleston’da başlayan Wta500 toprak kort turnuvası Volvo Car Open’a katıldı, Barty
toprak için de önemli bir oyuncu, zira kendisinin şimdilik tek Grand Slam
kupası da 2019 Roland Garros’da gelmişti.
Miami Açık Tek Erkekler
Şampiyonu Hubert Hurkacz
24 yaşındaki Hubert Hurkacz kariyerinin
en büyük başarısını Miami Açık finalinde 19 yaşındaki rakibi Jannik Sinner’ı
7-6(6), 6-4 ile geçerek kazandı ve Masters 1000 kupası kazanan ilk Polonyalı
oyuncu oldu.
Hubert (Hubi) Hurkacz, Florida’da
bu yılın başında Delray Beach Open’ı kazanmıştı ve şimdi Miami Açık’ı da
kazanarak tarihte aynı senede “Florida Slam” denilen bu iki turnuvayı kazanan
ilk oyuncu oldu. Miami’de aldığı bu son şampiyonlukla Atp dünya sıralamasında
37. Sıradan 16. Sıraya yükseldi.
Hubi Hurkacz 1.96cm boyunda,
güçlü servisleri olan, potansiyelli ancak kendisinden beklenen “patlamayı” tam
olarak gerçekleştirememiş bir oyuncuydu ta ki bu turnuvaya kadar. Burada
elediği rakipler ve kazandığı bu Masters kupası eminim ki onun özgüvenine büyük
katkı sağlayacak ve başarabileceklerinin kapısını daha da açacak. Bir tenisçi
için özgüven çok önemli, bununla ilgili olarak Hurkacz, vatandaşı genç kadın
oyuncu Iga Swiatek’in Roland Garros’u kazanmasını referans vererek şöyle
demişti: “Iga ile inanılmaz gurur duymuştum. Roland Garros’ta yaptığı
inanılmazdı. Bana ve Polonya’nın genç oyuncularına büyük şampiyonlukların
mümkün olduğu inancını verdi. Umarım ben de oyunumla Polonya’da birilerine ilham
veririm.”
Hubi Hurkacz finale kadar
Shapovalov, Raonic, Tsitsipas ve Rublev’i geçti, gerçekten bu turnuvanın bence
en zor kurasıydı. Hatırlayacaksanız bir önceki bültende Djokovic, Nadal,
Federer, Thiem ve pek çok erkek oyuncunun bu turnuvaya çeşitli sebeplerden (özellikle
Roland Garros’a hazırlanmak amacıyla Avrupa ‘da kaldılar) buraya gelmediğini yazmıştım.
Bu turnuvada 1 numaralı seri başı
Daniil Medvedev’di. Dolayısıyla Medvedev, Tsitsipas, Zverev, Rublev gibi turnuva
top seri başlarının yerine finalde Hurkacz (37) – Sinner (31) maçını görmek
aslında bir sürpriz sayılır. Bu ikili arasındaki final ayrıca turnuvanın
yapıldığı ilk sene olan 1985’den bu yana oynanan en düşük sıralamalı erkekler
finali de oldu. Büyük 3’lünün ve Dominic Thiem’in yokluğunda Masters 1000
turnuvası kazanmak buraya katılan tüm oyuncular için altın bir şanstı. Öyle ki
en son Büyük 3’lünün olmadığı Masters turnuvası oynandığında sene 2003’dü. Bu
fırsatı değerlendiren Hurkacz oldu ve gerçekten bütün turnuva boyunca gösterdiği
performansla da bunu sonuna kadar hak etti.
Hubi Hurkacz’ın finaldeki rakibi
bundan sonra adını çok sık duyacağımız, bana göre genç jenerasyonun en
yetenekli ve en çok başarı vadeden oyuncularından Jannik Sinner’dı. Hurkacz ve
Sinner hem yakın iyi arkadaşlar hem de yakın zamanda Dubai’de çiftlerde
birlikte oynadılar.
Hubert Hurkacz uzun boyuna rağmen
kortta ağır kalan bir oyuncu değil, geri çizgiden sağlam bir oyunu var, paralel
backhand vuruşları tehlikeli, servisleri güçlü, ikinci servisleri – kick
servisleri çok iyi, forehandlerine backhandlerine kıyasla topspin verebilen,
topu hızlandırabilen bir oyuncu.
Hubi Hurkacz ilk sete iyi bir
başlangıç yapıp 3-0’lık bir skor avantajı elde etse de Jannik Sinner final
gerginliğini üzerinden atmaya başlayınca, hatalarında azalmayla birlikte skoru
kendi lehine 6-5’e getirdi. Sinner set için servis attığında ise Hurkacz bu
baskıyı iyi göğüsledi ve seti önce tie-break e taşıdı ve sonra da iyi
servislerinin de etkisiyle ilk seti 7-6 kazandı. Jannik Sinner ilk sette 28
basit hata yaparak rakibi Hurkcaz’in işini kolaylaştırmış oldu.
Görsel Kaynağı: James Gilbert/ Miami Open |
İlk seti elinden kaçıran Sinner için ikinci set de iyi başlamadı. İlk seti kazanmanın verdiği güven ve rahatlamayla Hubi Hurkacz bu sete daha güçlü başladı ve 4-0’ı buldu. Ancak burada önemli nokta Jannik Sinner’ın genç yaşına rağmen geriden gelme becerisini gösterebilmesi. Aynı ilk sette 0-3’den yaptığı gibi bu sette de 0-4 ‘den gelerek durumu 3-4’e taşıyabildi. Bana göre bu çok önemli bir zihinsel güç ve odaklanma becerisine işaret ediyor. Sonrasında Hurkacz servislerinin de yardımıyla seti 6-4 ve maçı da 7-6, 6-4’lük skorla kazandı ve kariyerinin en büyük kupasına uzandı.
Her iki oyuncu için de bu finalin
çok önemli olduğunu düşünüyorum. Hubert Hurkcaz’ın başarısı çok değerli, bu
başarıda tecrübeli koçu Craig Boynton’un etkisi de büyük. Hubi’nin yüksek
motivasyonu ve güçlü ekibiyle birlikte ileride çok daha iyi sonuçlara imza
atacağını düşünüyorum.
Jannik Sinner ise burada finale
çıkma başarısıyla bile bu turnuvanın 36 yıllık tarihinde kendisine yer edindi.
19 yaşında finale çıkan Sinner bunu başaran 4. genç oyuncu oldu. Aynı zamanda
2005 Madrid Masters’da finale çıkan Rafael Nadal’dan bu yana erkeklerdeki en
genç Masters 1000 finalisti oldu.
Hubert Hurkcaz kendisini nasıl
hissettiği sorusuna şu yanıtı verdi: “Açıkçası kariyerimin şu ana kadarki en
büyük kupasını kaldırıyorum. Daha iyi bir oyuncu, daha iyi bir rakip olabilmek
için koçumla birlikte her gün çalışmaya devam edeceğim. Şu anda yaptıklarımıza
odaklanacağım, böylelikle gelişmeye devam edebilirim ve bu turnuvayı kazanmak da
bu çalışmaların bir sonucuydu. Çok çok mutluyum.”
Yorumlar
Yorum Gönder