Avustralya Açık: Djokovic vs Hewitt

Avustralya Açık’ın 8. gününde akşam banttan Novak Djokovic- Lleyton Hewitt maçını izliyorum. Gündüz, maç canlı yayinlandi, işten ancak skorunu takip edebildim. Gerçekten izlemeyi istediğim bir maçtı, sonucunu bilmeme rağmen yine de seyrediyorum.

Son 15 yıllık dönemde Avustralya’dan benim hatırladığım Lleyton Hewitt dışında Patrick Rafter ve Mark Philippoussis erkeklerde önemli başarılar elde ettiler. Hewitt, 2 Grand Slam kazanmış ama kariyerinde çok ciddi , çok ağır sakatlık geçirmiş, dünya 1 numarasından 185. sıraya gerilemiş bir oyuncu. Şu an 31 yaşında, turnuvanın bu seviyedeki en yaşlı oyuncusu, geçirdiği kalça ameliyatı ve birsürü operasyondan sonra white card ile bu turnuvada kendine yer buldu ve oynamaya başladı. Ben onun formlu zamanını hatırlıyorum, çok sıkı bir takipçisi değildim ama iyi bir oyuncu olduğunu bilecek kadar da tanıyordum. Bugünkü maçta, Hewitt’in , Djokovic gibi son 2 yılını performansının zirvesinde yaşayan bir oyuncu karşısında zaten şansı yoktu ama ne kadar oynayabilir, maç nasıl gider asıl beni heyecanlandıran kısım da bu. Zaten skoru bildiğim halde seyretmemim sebebi de bu, Hewitt nasıl oynadı merak ediyorum.

İlk set oynanıyor şu an ve Djokovic normal olarak çok rahat, fiziksel olarak çok gelişti, inanılmaz bir kondüsyonu var, forehandleri , returnleri harika. Djokovic, ilk sette çok kısa sürede skoru 4-0 yaptı ama Hewitt aslında boş durmuyor, servis kırmayı başardı ve durumu 4-1’e getirdi. Hewitt kendi servisine tutunamıyor, çünkü Djokovic gerçekten çıtayı hem fiziksel hem teknik manada çok yukarı çekti. Gerçekten çok çok az basit hatayla ama çok mükemmel forehand, backhand, passing shot ve vole ile oynayabilen, oyunu çok çeşitlendirebilen ve çok iyi kurgulayan bir isim Djokovic. O yüzden şu an ki skor aslında sürpriz değil ve Djokovic ilk seti böylece 6-1 almış oldu.

Bu ikili yanlış hatırlamıyorsam en son 2008’de yine bu turnuvada 4. tur maçı yapmışlar ve Djokovic Hewitt’i kendi evinde yenerek o sene şampiyon olmuştu. Şimdi, Hewitt kendi seyircisi önünde oynuyor, bunun hem avantajı hem de dezavantajı var tabiî ki de. Ama şu bir gerçek ki, bu kadar uzun süre bu kadar büyük sakatlık geçirmiş bir oyuncu, hala büyük bir Grand Slam’de 4. tur maçına çıkabiliyorsa bu hem o oyuncunun büyük arzusunu hem de kalitesini gösterir.

İkinci set, biraz daha dengeli başladı. Nihayetinde Hewitt de tecrübeli bir oyuncu ve ilk setteki o dağınıklık bu sette olmadı. Her ne kadar yine de ilk oyunlarda servisini kırdırsa da şu an durum 4-2 Djokovic lehinde ve servis Hewitt’de. Djokovic baseline çizgisinin üstünde oynuyor, çok hızlı elleri ve ayakları var. Teniste çoğu zaman skor gerçeği tam ifade etmeyebilir. Bazen kazanılan bir puan bile çok mücadele sonucu olur. Şimdi de durum öyle. Hewitt aslında kötü oynamıyor, sadece Djokovic çok mükemmel :) Hewitt kendi servisine tutundu ve durumu 4-3 yaptı. Şimdi servis Djokovic’te, bu arada Hewitt ayağında bir sorunla oynuyor, hafif bir sekme durumu var. Djokovic şu anki formunda olmasa , şu ana kadar seyrettiğim bölüme dayanarak söyleyebilirim ki Hewitt’in maçı kazanma yönünde şansı olabilirmiş. Çünkü hakikaten şampiyon vuruşları var Hewitt’in ve bir de çok çok fazla savaşçı bir kişiliği. İkinci set biraz daha Hewitt‘in direnç gösterdiği bir set olduysa da Djokovic bu seti de 6-3 kazanmayı bildi.

Asıl heyecan bu sette başlıyor, gündüz skoru takip ederken Hewitt’in bu sette servis kırıp seti aldığını okuyunca çok heyecanlanmıştım. Bu sette Djokovic yine gayet istikrarlı bir şekilde oynamaya devam ediyor. Fiziksel olarak Hewitt çok geride, zaten modern teniste Djokovic şu an harika bir durumda ve 3. sette durum 3-0 Djokovic önce ve servis sırası Hewitt’de. Bu oyunda Hewitt, rakibine karşı sanki nasıl oynaması gerektiğini çözer gibi oldu ve ilk oyununu almayı başardı. Hewitt, ilk defa rakibinin servisini kırmayı başardı ve durumu 3-2 ye getirdi. Şimdi böyle oyuncular her zaman tehlikeli oyunculardır ve fırsatını bulduklarında bir anda oyun terse döner, işte zaten tenisin böyle zevkli olma sebebi de bu. Yani kağıt üstündeki gibi olsa her şey farklı ama gerçekler hiçbir zaman öyle değil, burada da 185. sıradasınız, dünya 1 numarası rakibiniz ve bu öyle bir rakip ki geçen sene 3 Grand Slam olmak üzere toplamda 10 şampiyonluk almış, 24 yaşında bir oyuncu. Ama işte kaliteli oyuncu , şampiyon oyuncu olmak böyle bir şey, Hewitt rakibini yakaladı ve durumu 3-3’e getirdi. Tabi bu durum seyirciyi de coşturdu, tenis zaten bir mod işi, şimdi rüzgar Hewitt’den yana. Yenilmez görünen bile modunu kaybederse neler olur bu sette görüyoruz. Bu motivasyonla Hewitt , gerçekten büyük bir mücadele örneği göstererek servis kırdı ve 3. seti 6-4 kazandı.

Bu noktadan sonra açıkçası ben zaten Hewitt’in bu maçı 5 sete taşıyacağını düşünmüyordum ama set alması bile çok önemliydi. Zira Djokovic bu tura sadece 10 oyun kaybederek gelmiş bir oyuncu. Bence bu maç, Hewitt’in kendine güvenmesi açısından önemli bir karşılaşmaydı.

4.sette de aslında Hewitt bir noktaya kadar dengesini korudu ama ralliler uzadıkça ve yorgunluk arttıkça, Djokovic’in üstünlüğü daha da artıyor. Bu sette de böyle oldu ve Djokovic bu seti de 6-3 ve maçı da 6-1, 6-3, 4-6 ve 6-3’lük setlerle kazanarak çeyrek finale çıktı.

Güzel maç oldu, bundan sonra Djokovic’in çeyrek finaldeki rakibi David Ferrer. İspanyol raket sıkı bir oyuncu ama açıkçası ben Djokovic’in yarı final şansını kaptıracağını düşünmüyorum. Lleyton Hewitt ise bu maçta içindeki o müthiş savaşçıyı ve ne kadar kaliteli bir oyuncu olduğunu birkez daha gösterdi.

Hafta içi akşamları banttan da olsa yine maç izlemeye çalışacağım, olmazsa da artık haftasonu canlı canlı bir maç izlemeyi ümit ediyorum. Şimdilik benden bu kadar, iyi geceler…


Yorumlar

  1. Adsız28.1.12

    Hewitt i hiç tanımadım ama yaşı 30 u geçmiş ve halen oynayabiliyorsa bir şeyler var demektir. Ama ne kadar da toparlansa yaşı kondisyonu zamanı oranlarsak artık çok daha uzun zamana ihtiyacı var ve o kadar zaman yok malesef. Bırakacaktır bu sezon sonu. Bi de white card denen şey nedir bilgi rica ediyoruz :))

    YanıtlaSil

Yorum Gönder

Popüler Yayınlar